Kawasaki Hastalığı Nedir? Kawasaki Hastalığı Belirtileri ve Tedavisi
Kawasaki hastalığı, özellikle koroner arterleri etkileyebilen, çocukluk çağının en yaygın vaskülitlerinden biridir. Klinik tablo genellikle 5 günden uzun süren yüksek ateş, mukokütanöz bulgular ve servikal lenfadenopati ile başlar ve üç evrede seyreder. Erken dönemde başlanan tedavi (IVIG ve aspirin) koroner arter anevrizması riskini belirgin olarak azaltır. Tanıda özgül bir test yoktur; laboratuvar inflamasyon belirteçleri ve kardiyak görüntüleme (özellikle ekokardiyografi) ile değerlendirme yapılır. Koroner arter anevrizması gelişen olgularda antitrombotik tedavi ve seçilmiş durumlarda girişimsel/cerrahi yaklaşımlar gerekebilir. IVIG sonrası canlı aşılar bağışıklık yanıtı etkilenebileceği için yaklaşık 11 ay ertelenmelidir.
Kawasaki Hastalığı Nedir?
Kawasaki hastalığı, orta kalibre damarları tutan ve koroner arterleri sıklıkla etkileyen bir vaskülit tablosudur. En çok 5 yaş altı çocuklarda görülür ve uygun zamanda tedavi edildiğinde kalıcı hasar çoğu olguda önlenebilir.
Genel Bakış
Hastalık; 5 günden uzun süren yüksek ateş, döküntü, nonpürülan konjonktivit, ağız ve dilde kızarıklık-çatlama (çilek dili), el ve ayaklarda kızarıklık/ödem ile servikal lenfadenopati gibi belirtilerle seyreder. Semptomlar genellikle üç evrede ortaya çıkar ve başlangıçtan itibaren ilk 10 gün içinde tedaviye başlamak kardiyak komplikasyon riskini belirgin azaltır.
Nedenleri ve Risk Faktörleri
Kawasaki Hastalığının Nedenleri
Kesin nedeni tam olarak bilinmemektedir. Viral tetikleyiciler, genetik yatkınlık ve çevresel maruziyetler olası etkenler arasındadır. Hastalık önlenebilir değildir ve nadiren tekrarlayabilir.
Risk Faktörleri
- Yaş: 5 yaşından küçük çocuklarda daha sık görülür.
- Cinsiyet: Erkeklerde görülme riski daha yüksektir.
- Etnik köken ve coğrafya: Bazı etnik gruplarda ve belirli mevsim/geografik kümelenmelerde risk artabilir.
Belirtiler
1. Aşama (Akut Dönem)
- 39°C üzeri, 5 günden uzun süren ve ateş düşürücülere zayıf yanıt veren ateş
- Yoğun akıntı olmadan kırmızı gözler (nonpürülan konjonktivit)
- Vücutta ve genital bölgede döküntü/kızarıklık
- Kırmızı, kuru, çatlamış dudaklar ve çilek dil
- Avuç içi ve ayak tabanlarında kızarıklık ve şişlik
- Özellikle boyunda lenf düğümü büyümesi
- Belirgin huzursuzluk/irritabilite
2. Aşama (Subakut Dönem)
- El ve ayaklarda, özellikle parmak uçlarında tabaka halinde deri dökülmesi (deskuamasyon)
- Eklem ağrısı
- İshal, kusma
- Karın ağrısı
3. Aşama (İyileşme Dönemi)
Komplikasyon gelişmedikçe belirtiler giderek azalır; tam düzelme çoğunlukla 6–8 hafta içinde olur.
Tanı
Kawasaki hastalığı için özgül bir tanı testi yoktur. Tanı, klinik bulguların değerlendirilmesi ve benzer belirtilere yol açan hastalıkların dışlanmasıyla konur.
- Laboratuvar: Yüksek CRP/ESR, lökositoz, anemi, trombositlerde değişim (subakut dönemde artış), karaciğer enzimlerinde yükselme; idrarda steril piyüri görülebilir.
- Elektrokardiyogram (EKG): Ritim ve iletim bozukluklarını saptamak için.
- Ekokardiyogram (EKO): Kalp fonksiyonları ve koroner arterlerde genişleme/anevrizma değerlendirmesi için.
Ayırıcı Tanı
- Streptokokların yol açtığı enfeksiyonlar
- Juvenil idiyopatik artrit
- Stevens-Johnson sendromu
- Toksik şok sendromu
- Kızamık
- Kene kaynaklı hastalıklar (ör. Kayalık Dağlar benekli ateşi)
Tedavi
En kısa sürede tedaviye başlanması esastır. İlk basamak tedavi genellikle hastanede uygulanır ve damar içi immünoglobulin (IVIG) ile aspirin tedavisini içerir. Bu yaklaşım ateşi ve inflamasyonu azaltır, koroner arter hasarı riskini düşürür. Çocuk grip veya suçiçeği geçirirse salisilat içeren ilaçlar hekim kontrolünde kesilmelidir.
Koroner Arter Anevrizması İçin Yaklaşım
- Antitrombotik/antikoagülan tedavi: Pıhtı oluşumunu önlemek için.
- Koroner anjiyoplasti: Darlığı açmak için girişimsel yöntem.
- Stent yerleştirme: Açılan damarın tekrar tıkanmasını engellemeye yardımcı olur.
- Koroner arter baypas cerrahisi: Uygun olgularda alternatif kan akımı sağlamak için.
Tedavi Sonrası Bakım ve İzlem
IVIG uygulanan çocuklarda canlı aşılar (kızamık-kızamıkçık-kabakulak ve suçiçeği) genellikle yaklaşık 11 ay ertelenir. Kardiyoloji kontrolleri ve ekokardiyografi ile izlem sürdürülür; aktivite ve ilaç planı, kalp tutulumunun düzeyine göre bireyselleştirilir.